copy

24 Mayıs 2015 Pazar

Başlangıç

Hakkında hiçbir şey bilmediğimiz bir yere, tamamen bilinç dışı bir şekilde geliyoruz. Daha doğrusu getiriliyoruz. Çünkü bu olayda bize ait bir çaba ve irade söz konusu değil.  Aslında başlangıçta yok gibiyiz. Tümüyle bize ait olan birşeylerden bahsetmek pek mümkün değil. Bir parça fiziksel farklılık dışında diğerleri gibiyiz. Bir açıdan insanın eşitliğe en yakın hali ama ne yazık ki bu eşitlik hali kısa sürede sona erecek. Temelde hangi zamanda doğduğunuz hayatınızı mutlak olarak etkileyecektir. MÖ. 200'de doğan biri başka, 1500'de doğan başka, 1900'de doğan başka ve en nihayetinde 2000'de doğan biri başka bir Dünya'da yaşamıştır elbette. Hatta bin ve yüzyıllık farklar bir yana tek bir on yılın bile dünyanın ve haliyle yaşamın değişimi açısından ciddi farklılıklara yol açtığını söylememiz mümkün. Doğduk. Okyanusta bir damlayız artık.Neredeyse bir hiç. Hangi ülkede, hangi şehirde ve daha net bir ifade ile hangi maddi-manevi şartlara doğduğumuz bizi hayatımız boyunca etki altında bırakacak. Annenin kişiliği, davranışları, yaklaşımı, duyguları, babanızın yaptığı iş, toplumla ilişkisi, bakış açısı, akrabaların ve yakın çevrenin kültürü, görgüsü, yaşam tarzı, ülkenin genel atmosferi, yaşadığınız coğrafya, iklim, yemekler, gördüğünüz ve duyduğunuz herşey ve onlara karşı verdiğiniz tepkiler toplam sizi oluşturacak 15-20 yılın sonunda. Hayatınız boyunca seçmediğiniz bir isimle çağırılacaksınız muhtemelen. Yine seçmediğiniz bir bedende belki 3-5 belki 70-80 yıl yaşayacaksınız. İsminiz bile insanların zihninde bir yere konmanıza neden olacak. Sahip olma konusunda hiçbir etkinizin bulunmadığı estetik değeriniz  mutlak bir etkiye neden olacak. Yapmak istediğiniz birçok şeyi yapamayacak ve yapmak istemediğiniz birçok şeyi de yapmak  durumunda kalacaksınız. Hayatınız boyunca özgürlük peşinde koşacak fakat eğer beceri ve şans sahibiyseniz pek azına sahip olabileceksiniz. 6-7 yaşına geldiğinizde kendinizi bir yarışın içinde bulacaksınız. Ne olursa olsun kazanmanın kutsandığı, kaybetmekten daha aşağılık ve istenmeyen birşeyin olmadığı ve en kötüsü bütün yaşamı kapsayan bu korkunç yarış yaşamın bizzat kendisi olacak. Ve en nihayetinde iyi, güzel ve doğrunun hiçbir öneminin kalmadığı, yoksulluk, cehalet, hastalık, eşitsizlik, haksızlık ve sömürünün tavan yaptığı bu zamanda gösterişin, imajın, statünün, paranın, şöhretin ve güzelliğin mutlak üstünlüğüne tanık olacaksınız.